Bilişim sistemlerinin kullanılması hırsızlık ve dolandırıcılık suçları bakımından verilecek cezayı arttıran nitelikli hal olarak kabul edilmiştir. İnternet üzerinden işlenen suçlarda son zamanlarda büyük bir artış bulunmaktadır. Devamlı gelişen teknoloji nedeniyle internet dolandırıcılığının bu kadar yaygınlaşması sonucunda işlenen suç miktarı oldukça fazladır. Para veya parasal anlamda ekonomik değeri bulunan bir değerin mağdurdan bilişim yoluyla alınması halinde bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık ve dolandırıcılık suçları meydana gelmektedir. Bu suçlar çoğunlukla bankacılık uygulamaları, çeşitli ödeme araçları, sosyal medya, sahte site ve linkler üzerinden işlenmektedir.
Bilişim yoluyla işlenen suçlar kanundaki ceza miktarları göz önüne alındığında her vatandaşın dikkat etmesi gereken suçlardır. Soruşturma ve yargılama süreci titizlikle uzman bir avukat yardımıyla yürütülmelidir. Suçu işleyen gerçek kişilerin doğru şekilde tespit edilememesi nedeniyle ip adresi veya telefon numarası üzerinden sanık olarak yargılanmak günümüzde herkesin başına gelebilecek bir durumdur. Teknolojiyi kullanırken bilinçli ve dikkatli olmak, dolandırıcılıktan şüphelendiğiniz takdirde avukata danışmak veya dolandırıcılığa uğramanız halinde bu kişiler hakkında adli süreçleri başlatmak size bilişim yoluyla işlenen suçlar açısından doğabilecek zararlardan önemli ölçüde koruma sağlamaktadır.
Bilişim sistemi yoluyla bir kimseyi aldatmak, kandırmak suretiyle bir eylem gerçekleştiğinde dolandırıcılık suçu; rızası olmadan taşınır mal veya paranın başkası tarafından bulunduğu yerden başka bir yere aktarılması halinde hırsızlık suçu ortaya çıkmaktadır.
İçindekiler
- 1 Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık Suçu
- 2 Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık Suçu
- 3 Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Verilen Hapis Cezası Para Cezasına Çevrilebilir Mi?
- 4 Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Zamanaşımı
- 5 Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Şikayetten Vazgeçme
- 6 Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Etkin Pişmanlık
- 7 Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Şahsi Cezasızlık Nedenleri
- 8 Bilişim Suçlarının İşlenme Yöntemleri
- 9 Banka Hesabını Kiralamak Suç Mu?
- 10 Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçları Yargıtay Kararları
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık Suçu
Hırsızlık suçunun bilişim sistemlerinin kullanılması yoluyla işlenmesi TCK 142-2/h maddesi hükmü gereğince nitelikli hal olarak düzenlenmiştir. Hırsızlık suçunun oluşması için başkasına ait bir mal veya paranın karşı tarafın rızası olmaksızın alınması yeterlidir. Günümüzde hırsızlık suçu bilişim sistemleri üzerinden sayısız farklı şekillerde işlenebilmektedir. Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçu en çok mağdura ait banka hesabı veya kredi kartı üzerinden para aktarılması suretiyle gerçekleşmektedir. Dolandırıcılar bu suçu işlediği sırada daha öncesinde ele geçirdikleri kişilerin hesaplarını para aktarmak için aracı olarak kullanarak gerçek kimliklerinin açığa çıkmasını engellemektedirler.
İnternet bankacılığı veya mobil bankacılık hakkında yeterli bilgisi olmayan ve dolandırıcılar tarafından bilgileri ele geçirilen kişiler suçun işlendiği esnada kendi hesaplarının haberi olmaksızın kullanılması nedeniyle mahkemede sanık sıfatıyla yargılanabilmektedirler.
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçunun ortaya çıkması için temel hırsızlık suçuna ait tüm unsurlarının oluşması gereklidir. Buna göre; taşınır malın bulunduğu yerden alınması, zilyedin rızasının bulunmaması, malın maddi bir yarar sağlamak amacıyla alınması, unsurlarının sağlanması gerekmektedir. Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle işlenen hırsızlık suçunda fiil, zilyedin tasarrufu altında bulunan taşınır mal veya paranın bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle failin veya üçüncü bir kişinin zilyetliğine geçirilmesi şeklinde karşımıza çıkmaktadır.
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık Suçunun Cezası
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçunun cezası 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır.
TCK m. 142-2/e: “ Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle… işlenmesi halinde beş yıldan on yıla kadar hapis cezasına hükmolunur…”
Hırsızlık suçunun bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi, hırsızlık suçunun temel haline göre daha ağır cezalandırılmayı gerektiren bir nitelikli unsuru olarak düzenlenmiştir. Bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle hırsızlık suçunun işlenmesinde basit hırsızlık suçundan farklı olarak çalma eylemi sanal ortamda gerçekleşir.
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık Suçu Görevli Mahkeme
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçunda görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi’dir. Asliye ceza mahkemesinde duruşma sırasında hakim ve cumhuriyet savcısı bulunmaktadır.
Tavsiye Yazı: Resmi Evrakta Sahtecilik Suçu
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık Suçu
Dolandırıcılık suçu, hileli davranışlarla bir kişinin aldatılması sonucunda malvarlığı bakımından failin yarar sağlaması ile oluşmaktadır. Fail hile ve aldatma kastıyla hareket ederek başkasında meydana çıkacak zararın kendi açısından yarar doğurmasını amaçlar. Dolandırıcılık günümüzde en çok işlenen suçlar arasındadır. Dolandırıcılık suçlarının önemli bir kısmı bilişim yoluyla işlenmektedir. Bu sebeple Türk Ceza Kanunu 158-1/f maddesinde “bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması” ve “banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması” fiilleri cezayı arttıran nitelikli hal olarak düzenlenmiştir.
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu kısaca, bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle gerçekleştirilen hileli davranışlar ile bir kişiyi aldatıp o kişinin veya üçüncü bir kişinin zararına olacak şekilde failin kendisine veya bir başkasına haksız bir menfaat sağlaması şeklinde tanımlanabilir.
Hileli davranışlar whatsapp, telegram, facebook, instagram, twitter gibi sosyal medya platformlarında çeşitli şekillerde gerçekleşebileceği gibi internet üzerinden ürün, araba, taşınmaz (ev, arsa vs.) gibi satış yapılan platformlarda da gerçekleşebilir.
Bilişim sistemlerinin kullanılması nedeniyle dolandırıcılık suçunun hırsızlık suçundan farkı, failin mağduru aldatma kastıyla hareket ederek hileli davranışlarla suça konu fiili işlemesi bunun sonucunda da kendisine haksız bir çıkar sağlamasıdır. Hırsızlık suçunda failin bilişim sistemlerini kullanarak kendisine çıkar sağlaması yeterlidir. Aldatma ve hileli davranış hırsızlık suçunda aranan bir kriter değildir.
Bilişim sistemleri aracılığıyla gerçekleştirilen hileli hareketler ile sağlanan yarar arasındaki nedensellik bağı suçun gerçekleşmesi bakımından mevcut olmalıdır. Bilişim sistemleri kullanılarak yapılan hile muhatabını hataya sevk etmeli ve elde edilen yarar da muhatabın bu hatasından kaynaklanmalıdır. Bilişim sistemi aracılığıyla hile gerçekleştirilmiş olsa dahi, elde edilen yarar başka suretle meydana geliyorsa dolandırıcılık suçunun bu nitelikli hali oluşmaz.
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık Suçunun Cezası
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunun cezası şu şekildedir:
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu işleyen kişi 4 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu hapis cezasına ek olarak beş bin güne kadar adli para cezası verilir. Mahkeme tarafından belirlenecek bu adli para cezası suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.
Bilişim sistemleri aracılığıyla dolandırıcılık suçunun da üç veya daha fazla kişi tarafından ya da bir suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde verilecek ceza, TCK m. 158/3’te belirtilen şekilde ayrıca artırılacaktır. TCK 158/3 madde hükmüne göre: “bu suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır.”
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu açısından sanığa verilecek cezayı azaltan hallerden biri ise hukuki ilişkiye dayanan bir alacağın tahsil edilmesi nedeniyle bu suçun işlenmiş olmasıdır. TCK’nın 159. maddesinde düzenlendiği şekline göre “dolandırıcılığın, bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halinde şikayet üzerine, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.” kanun hükmü gereğince hukuki bir alacağı olan kişi için dolandırıcılık suçu açısından daha düşük bir ceza öngörülmüştür.
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık Suçu Görevli Mahkeme
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunda görevli mahkeme Ağır Ceza Mahkemesi’dir. Ağır ceza mahkemesinde yapılan duruşmada başkan ve iki heyet üyesi hakim ile cumhuriyet savcısı bulunur.
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Verilen Hapis Cezası Para Cezasına Çevrilebilir Mi?
Adli para cezası Türk Ceza Kanunu’nda belirtilen suçlara tek başına uygulanabilen veya hapis cezasıyla birlikte uygulanabilen bir yaptırım türüdür. Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçu nedeniyle verilen hapis cezasını 5 yıldan başladığı için para cezasına çevrilemez. Aynı şekilde bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu için verilecek hapis cezası 4 yıldan başlamaktadır. Mahkeme tarafından cezanın çeşitli nedenlerle indirilmesi halinde ve 1 yıldan az süreli hapis cezası belirlendiğinde para cezasına çevrilebilir. Hapis cezasının miktarı hâkim tarafından takdir hakkı kullanılarak (iyi hal indirimi) veya etkin pişmanlık hükümleri gereğince indirilebilir.
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Zamanaşımı
Dava zamanaşımı süresinin geçirilmesi ile devletin o fiil için cezalandırma hakkı ortadan kalkmış olur. Zamanaşımı geçtikten sonra açılmış olan dava düşer. Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık ve dolandırıcılık suçları şikayete tabi suçlardan değildir. Bu nedenle savcılık suçun işlendiğini öğrendiği halde re’sen soruşturmayı başlatır ve suç hakkında araştırma yapar.
Türk Ceza Kanunu’na göre, yaptırım olarak 5 ile 20 yılın arasında hapis cezası olan suçlarda dava zamanaşımı süresi 15 yıl olarak belirlenmiştir. Bilişim yoluyla işlenen hırsızlık ve dolandırıcılık suçları hakkında şikayet aranmaksızın 15 yıllık zamanaşımı süresi boyunca soruşturma yapılabilir ve dava açılabilir.
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Şikayetten Vazgeçme
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık ve dolandırıcılık suçları şikayete tabi suçlardan değildir. Soruşturma ve dava sırasında şikayetten vazgeçilse bile kamu tarafından yargılamaya re’sen devam edilir. Yani bu suçlarda şikayetten vazgeçme davayı düşürmez, mağdurun şikayetten vazgeçtiğini mahkemeye bildirmesi sanığın ceza almasını engellemez.
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Etkin Pişmanlık
Etkin pişmanlık, sanık veya şüphelinin işlediği suçtan dolayı pişman olması nedeniyle mağdurun uğradığı zararı gidermesi ve bunun sonucunda mevcut cezasının belirli şartlar halinde indirime tabi tutulmasını ifade etmektedir. Etkin pişmanlık kanunun belirlediği suçlar hakkında uygulanmaktadır. Etkin pişmanlığın uygulanabilmesi için öncelikle kanunda o suç ve faili bakımından buna imkan tanıyan bir düzenleme bulunması gerekir. Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık ve dolandırıcılık suçları da etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama alanı bulduğu suçlar arasındadır.
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık ve dolandırıcılık suçları nedeniyle meydana gelen zarar giderildiği takdirde; savcılık aşamasında zarar giderilirse 2/3, dava açıldıktan sonra karar verilinceye kadar zarar giderilirse 1/2 oranında ceza indirimi yapılmaktadır. Hı
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçlarında Şahsi Cezasızlık Nedenleri
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık ve dolandırıcılık suçlarında, haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin; üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlatlığın; aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin zararına olacak şekilde işlenmesi halinde TCK m. 167 hükmü gereğince cezaya hükmolunmayacaktır.
TCK m. 167/: “(1) Yağma ve nitelikli yağma hariç, bu bölümde yer alan suçların;
- a) Haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin,
- b) Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlatlığın,
- c) Aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin,
Zararına olarak işlenmesi halinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.
(2) Bu suçların, haklarında ayrılık kararı verilmiş olan eşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamakta olan amca, dayı, hala, teyze, yeğen veya ikinci derecede kayın hısımlarının zararına olarak işlenmesi halinde; ilgili akraba hakkında şikayet üzerine verilecek ceza, yarısı oranında indirilir.”
Bilişim Suçlarının İşlenme Yöntemleri
Bilişim sistemlerinin gelişmesi ve karmaşık bir yapı haline gelmesi sonucunda internet ortamı dolandırıcılar için adeta biçilmiş bir kaftan haline gelmiştir. Hırsızlık ve dolandırıcılık suçlarının bilişim sistemleri aracılığıyla işlenmesi sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bu suçu işleyen kişiler çoğu zaman tespit edilememekte ve büyük mağduriyetler ortaya çıkmaktadır. Failin kendine ait kimlik bilgilerini gizleyerek başka bir ip adresi üzerinden gerçekleştirdiği işlemlerin tespit edilmesi gün geçtikçe zor bir hal almaktadır. Bu dolandırıcılar parayı aktarmak için çoğu zaman kendi banka hesaplarını dahi kullanmazlar. Bilişim suçlarında soruşturma ve yargılama sürecinin titizlikle yürütülmesi oldukça önemlidir.
Bilişim suçlarının işlenme yöntemlerinden başlıcaları:
- Sosyal medya dolandırıcılığı
- Kripto para ile yapılan dolandırıcılıklar
- E-ticaret ve kapora dolandırıcılığı
- Casus yazılım kullanarak banka hesap bilgilerinin ele geçirilmesiyle yapılan dolandırıcılıklar
- Hesap şifresinin hacklenmesi
Banka Hesabını Kiralamak Suç Mu?
Kendisine ait banka hesabını tanımadığı kişilere kiralamak vatandaşlar arasında son zamanlarda yaygın bir davranış haline gelmiştir. Bir miktar para için bilinçsizce böyle bir eylemin yapılması ileride büyük pişmanlıklara neden olabilir. Çünkü dolandırıcılar suça konu paraların aktarılması için kiraladığınız hesabı kullanmaktadır.
Banka hesabını kiralamanız halinde bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık ve dolandırıcılık suçlarından hakkınızda yargılama yapılması oldukça kuvvetlidir. Dolandırıcıların hesabınızda yaptığı her para giriş çıkış işlemi ayrı suç olarak değerlendirilecektir. Bilişim yoluyla işlenen hırsızlık ve dolandırıcılık suçları için TCK’da yüksek hapis cezaları belirlenmiştir.
Hesabınızı kullanarak suç işleyen kişiler çoğu zaman kimlik bilgilerini sizinle paylaşmazlar. Dava aşamasında bu kişiler tespit edilemediği takdirde hesabınız vasıtasıyla işlenen tüm hırsızlık ve dolandırıcılık fiilleri için yargılanmanız yüksek ihtimaldir.
Tavsiye Yazı: Bursa Ceza Avukatı
Banka ve iban hesabını başkasına kiralayan kişiler, kendilerine karşı açılan soruşturma ve davadan haberdar olduğunda hukuki destek almalıdır. Bilişim ve Ceza Hukukunda uzman bir avukatın desteğiyle hukuki süreçlerin yürütülmesi önemlidir. Yasal bir karşılığı olmaksızın gerçekleşen bu para giriş çıkışlarının tespit edildiği takdirde hayatınızı olumsuz etkilememesi için avukata danışmanızı tavsiye ederiz.
Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık ve Dolandırıcılık Suçları Yargıtay Kararları
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 04.10.2022 T. ve 2019/152 E., 2022/605 K.
“Değişen ve gelişen hayat şartları ile teknolojik olarak sürekli yenilenen bilişim sistemlerinin günümüzde hayatın her alanında etkinliğini artırması karşısında, kişiler ekonomik değer ifade eden ve taşınır mal olan para, hisse senedi ve altın vb. menkul değerlerine ilişkin işlemleri çoğunlukla bu sistemler üzerinden gerçekleştirmektedir. Bilişim sistemleri ekonomik değer ifade eden para, hisse senedi ve altın gibi taşınır mallarla fiziki temas olmaksızın işlemler yapmayı mümkün hâle getirmiştir. Bilişim sistemleri kullanılmak suretiyle para, hisse senedi ve altın gibi taşınır mallarla fiziki temas olmaksızın işlemler yapmak, ‘Bilgisayar tarafından üzerinde işlem yapılabilen her türlü değer…’ şeklinde tanımlanmış olan ve bilişim sisteminde para, hisse senedi ve altın gibi taşınır malları temsil eden “veri” aracılığıyla olmaktadır. Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçlarında fail, para, hisse senedi, altın vb. ekonomik değer ifade eden taşınır mallarla fiziki temasta bulunmaksızın, bilişim sisteminde bu malları temsil eden ve bir başka yere aktarılması mümkün olan verileri yer değiştirerek, hâkimiyet alanına almak suretiyle eylemini gerçekleştirmektedir (… Caner Yenidünya, Yargıtay Kararları Işığında Hırsızlık Suçu, … Yayınevi, Birinci Baskı, … 2013, s. 69.). Diğer bir ifade ile bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçunda, suçun temel şeklinde olduğu gibi taşınır malın zilyedinin hâkimiyet alanından çıkması gerekmektedir. Ancak bu durumda “alma” hareketi fiziksel olarak değil, sanal ortamda gerçekleşmektedir.”
Yargıtay 15.Ceza Dairesi 07.12.2017 T. ve 2017/24187 E., 2017/26381 K.
“Sanığın, www.sahibinden.com isimli internet sitesine … ismi ile satılık araç ilanı verdiği, ilandaki numarayı arayan katılana bu kez de ismini … olarak söyleyip aracın satışı konusunda pazarlık yapıp anlaştıkları, sanığın aracın vergi borcunu kapatması gerektiğini söyleyip para istemesi üzerine katılanın 750,00 TL parayı sanığın adına açılmış banka hesabına havale ettiği, ertesi gün katılanı tekrar arayan sanığın bu kez de Ankara’ya aracın satışı için geldiğini ancak parasının olmadığını söyleyip katılandan tekrar 400,00 TL para göndermesini istediği, bunun üzerine katılanın bu miktar parayı yine aynı hesaba havale etmesi ile birlikte sanığın, katılanın aramalarına cevap vermediği olayda; sanığın, internet sitesine ilan vermek suretiyle eylemini gerçekleştirmesi karşısında eyleminin TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenen bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; 1- Sanığın, aynı suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik tarihlerde birden fazla kez haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi bozmayı gerektirmiştir.”
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 17.1.2017 T. ve 2015/15-867 E., 2017/13 K.
“Bilişim sisteminin aldatılmasından söz edilemeyeceği için ancak bu sistemin araç olarak kullanılarak bir insanın aldatılması yani dolandırılması halinde bu bendin uygulanması mümkündür. Aksi halde yani sisteme girilerek bir kişi aldatılmayıp sistemden yararlanılarak çıkar sağlanmışsa bilişim suçu veya bilişim sistemi kullanılmak suretiyle hırsızlık suçunun oluşması söz konusu olacaktır.”
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 05.10.1999 T. ve 1999/6-227 E., 1999/226 K.
“…dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için sanığın, mağduru kandırabilecek nitelikte hile ve aldatma hareketleri yaparak hataya düşürmesi gerekir. Suçun maddi unsuru olan bu tür söz ve davranışlar mağduru yanıltmalı, onu kendi mal varlığı aleyhinde bir işlemde bulunmaya yöneltmeli ve sanık da bu işlem sonucu kendine veya başkalarına haksız bir çıkar sağlamalı ve bu çıkarı fiilen elde etmelidir.”