İçindekiler
- 1 Yıllık İzin Hakkı Nedir?
- 2 Yıllık İzin Süreleri Nelerdir?
- 3 Yıllık Ücretli İzin ile Ücretsiz İzin Arasındaki Farklar
- 4 Yıllık İzin Hesabında Çalışma Süresine Dahil Olarak Sayılan Haller Nelerdir?
- 5 Yıllık İzinde Yol İzni Kaç Gündür? Nasıl Talep Edilmelidir?
- 6 Yıllık İznin Bölünmemesi Kuralı Ne Demektir?
- 7 Kullanılamayan Yıllık İzinler Sonraki Yıla Devrolur Mu?
- 8 İşten Ayrılma Durumunda Yıllık İzin Ücret Alacağı Hesabı Nasıl Yapılır?
- 9 Yıllık İzin Ücretinde Faiz
- 10 Yıllık İzin Ücretinde Zamanaşımı
- 11 Yıllık İzin Nasıl Kullandırılır? İşçi İstediği Zaman Yıllık İznini Kullanabilir Mi?
- 12 İzne Çıkan İşçinin Ücreti Peşin Olarak Ödenmediği Durumda İşçinin Haklı Nedenle Fesih Hakkı
Yıllık İzin Hakkı Nedir?
İş Kanunumuza göre işçi ile işveren ilişkisinde daha dezavantajlı tarafta bulunan işçinin kanunen korunması sağlanmaya çalışılmıştır. Anayasada güvence altına alınan dinlenme hakkının bir uzantısı olan yıllık ücretli izin hakkı da bu nedenle işçiler bakımından bir hayli önemlidir. Zira bir insanın hiç durmadan, dinlenmeden çalışmasının mümkün olmadığı bir gerçektir. Yıllık ücretli izin hakkı sayesinde işçiler kanunda yer alan sürelerde dinlenmekte ve bu dinlenmeleri nedeniyle kazanç kaybı yaşamamaktadır. Yıllık izin hakkı nedeniyle işçiler kendisine, sosyal hayatına, ailesine zaman ayırabilmekte ve kesintisiz şekilde dinlenebilmektedirler. Yıllık izin kullanan işçiler bu süre boyunca dinlenme hakkını kullanırken maaşlarını da almaya devam ederler, bu bakımdan maaşlarının ödenmesinde bir kesinti yapılamaz. İşçi tarafından kazanılmış olan yıllık ücretli izin hakkından hiçbir şekilde vazgeçilemez.
Yıllık İzin Süreleri Nelerdir?
Deneme süresi dahil olmak üzere en az 1 yıl çalışma süresini doldurmuş olan işçilere kıdem sürelerine göre değişiklik göstermekle birlikte yıllık ücretli izin hakkı verilir. 1 yıl çalışma süresini hesabı işçilerin aynı işveren kapsamında bir ya da birden çok işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek yapılır.
| KIDEM (ÇALIŞMA SÜRESİ) | YILLIK İZİN HAKKI | 18 YAŞINDAN KÜÇÜK VE 50 YAŞ ÜZERİNDEKİ KİŞİLERİN ASGARİ İZİN HAKKI |
| 1-5 YIL | 14 GÜN | 20 GÜN |
| 5-15 YIL | 20 GÜN | 20 GÜN |
| 15 YIL + | 26 GÜN | 26 GÜN |
18 yaşından küçük ve 50 yaşından büyük yaştaki işçilerde 1 yılı doldurmak kaydı asgari 20 gün yıllık izin kullandırılması gerekmektir. Kanun tarafından belirlenen izin süreleri asgari şekilde belirlenmiştir. Çok karşılaşmamakla beraber işveren isterse işçi lehine olacak şekilde izin sürelerini daha fazla gün olarak belirleyebilir. Yer altı işlerinde çalışanlar için bu sürelere ilaveten 4 gün daha eklenir.
İş kanunu gereğince işçiye kullandırılacak yıllık izin bölünemez. Taraflar karşılıklı şekilde anlaştığı takdirde bir kısmı 10 günden az olmamak kaydıyla bölünebilir. Resmi tatil ve hafta tatili günleri yıllık izin süresinden sayılmamaktadır. İzin süresinin hesaplanmasında dikkat edilmesi hak kaybı yaşamamak için önemli bir faktör olacaktır.
Detaylı Bilgi: Bursa Avukat
Yıllık Ücretli İzin ile Ücretsiz İzin Arasındaki Farklar
Ücretli izinde, işçinin izinli olduğu günlerde fiili çalışması olmamasına rağmen aldığı ücret kesinti yapılmaksızın kendisine ödenir. Ücretsiz izinde ise işçi fiilen çalışmamakta iş görme borcunu yerine getirmemektedir. İşçinin ücretsiz izinde olması ve çalışmaması karşılığında da işveren ücret ödeme borcunu yerine getirmez ve iş sözleşmesi askıda gibi kabul edilir.
İş Kanunu’nda ücretli izin hakkı ile ilgili düzenlenen maddeler;
- İhbar süresi içerisinde işçi iş arama iznini kullanırken işveren tarafından ücretinden kesinti yapılamaz. (İş Kanunu 27. Madde)
- Hafta tatili ücretinin çalışma olmamasına rağmen işçinin o günlük ücretinin tamamına hak kazanması (İş Kanunu 46. Madde)
- Ulusal Bayram Genel Tatil günlerinde çalışma yapmayan işçilere o günlük ücretinin tamamına hak kazanması (İş Kanunu 47. Madde)
- 1 yılı doldurmak koşuluyla Yıllık ücretli izin sürelerinde (İş Kanunu 53. Madde)
- İşçinin evlenmesi, evlat edinmesi ya da anne/baba/eşi/kardeş/çocuğunun ölümü halinde 3 gün ücretli izin hakkı (İş Kanunu Ek 2. Madde)
- İşçinin eşinin doğum yapması halinde 5 günlük ücretsiz izin hakkı (İş Kanunu Ek 2. Madde)
- İşçinin en az %70 oranda engelli çocuğu ya da sürekli hastalık sahibi çocuğu varsa bir yıl içinde toplu ya da bölümler halinde kullanabileceği 10 güne kadar ücretli izin hakkı (İş Kanunu Ek 2. Madde)
- Hastalık nedeniyle raporlu olan işçi de rapor süresince ücretli izinli sayılır.
İş Kanunu’nda ücretsiz izin hakkı ile ilgili düzenlenen maddeler;
- Kadın işçilere verilen doğumdan önce 8 hafta (çoğul gebelik halinde bu süre 10 haftadır.) ile doğumdan sonra 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta çalıştırılmaması gerekmektedir. Bu sürenin tamamlanmasından sonra da kadın işçi isterse 6 aya kadar ücretsiz izin hakkını kullanabilir. (İş Kanunu 74. Madde)
- Yıllık ücretli iznini işyerinin bulunduğu yerden başka bir yerde kullanacak olan işçilerin işverenden talep ettiği 4 güne kadar olan ücretsiz yol izinleri (İş Kanunu 56. Madde)
İş kanununda sayılan ücretsiz izin hakları dışında işçi ve işverenin anlaşması halinde başkaca ücretsiz izin uygulamaları mevcut olabilmektedir.
Yıllık İzin Hesabında Çalışma Süresine Dahil Olarak Sayılan Haller Nelerdir?
Yıllık ücretli izin hak edişlerinde çalışma süresi hesabı yapılırken bu süreye dahil edilen, çalışma süresinden sayılan haller İş Kanunu Madde 53 ile 61 arasında yer almaktadır. Yıllık izin hesabında çalışma süresine dahil olarak sayılan haller şunlardır;
- İşçinin uğradığı kaza veya tutulduğu hastalıktan ötürü işine gidemediği günler [Bu durumun istisnası ise; işçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda bu süreler yıllık izne hak kazanma hesabına dahil edilmez.]
- Doğum ve analık izinleri (8+8 hafta) [Bu durumun istisnası ise; doğum izinleri sonrası 6 aya kadar verilen ücretsiz izin süresi yıllık izne hak kazanmada çalışılmış süre hesabına dahil edilmez.]
- Mazeret izinleri (ölüm,doğum, evlat edinme, evlenme vb. izinleri)
- Yıllık ücretli izin süresi
- Hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günleri
- İşveren tarafından verilen diğer izinler
- Çalışmakta olduğu işyerinde zorlayıcı sebepler yüzünden işi aralıksız bir haftadan çok tatil edilmesi sonucu olarak işçinin çalışmadan geçirdiği sürenin 15 günü aşması.
Yıllık İzinde Yol İzni Kaç Gündür? Nasıl Talep Edilmelidir?
İş Kanunu uyarınca, yıllık ücretli izne ayrılan işçi işyerinin bulunduğu yerden farklı bir şehirde yıllık iznini kullanacak ise işverenden talepte bulunması halinde gidiş dönüş toplam dört güne kadar olmak üzere işçiye ücretsiz izin hakkı verilmesi gerekmektedir. Ancak bu yol izni talep edilirken işçinin izne gideceği yerin uzaklığını ve yol süresini belgelendirmesi gerekmektedir.
İşçi yol iznini işverenden açıkça talep etmelidir. İleride kendisine kullandırılmayan yol izinlerine ilişkin talebi davaya konu olduğunda ispat yükü işçide olacaktır. Açıkça talep edilip belgelendirilmeyen başvurular işveren tarafından kabul edilmek zorunda değildir. Kanunda işçinin yol izni talebini belgelendirmesi koşuluyla kullanabileceği düzenlenmiştir. Bu belgelendirme ve delillendirmeyi işçiler çalıştıkları kurumların departmanlarına mail atarak ya da yazılı olarak şehir dışına gidileceği delillendirilmesi gerekmektedir.
Yıllık İznin Bölünmemesi Kuralı Ne Demektir?
Kural olarak yıllık izinlerin kullandırılacağı dönemlerin belirlenmesi işverenin yönetim hakkı kapsamındadır. İşveren, işçinin istediği dönemlerde yıllık izni kullandırma gibi bir zorunluluğu yoktur.
Yıllık izinler kullandırılırken kural olarak işveren tarafından bölünemez, yani toplam sürenin parçalanarak kullanılması hukuka aykırılık oluşturur. Ancak işveren ve işçinin anlaşması sonucunda bir bölümü 10 günden az olmamak üzere bölümler halinde kullanılabilir.
Yıllık ücretsiz izni İş Kanunu’na aykırı olarak bölen işverene karşı şikayet halinde her işçi için para cezası uygulanmaktadır.
Kullanılamayan Yıllık İzinler Sonraki Yıla Devrolur Mu?
Kanuni düzenlemede asıl olarak amaçlanan yıllık iznin hak edilen süre içerisinde biriktirmeden kullanılmasıdır. Ancak herhangi bir sebeple yıl içinde bu yıllık izin kullanılmaması halinde yıllık izin hakkı yanmamakta izleyen yıllarda da kullanılması yargı kararlarıyla mümkün kılınmaktadır. Biriken yıllık izin süreleri iş sözleşmesinin ancak feshinde ücrete dönüşmektedir. Yıllık izin ücreti alacağı iş sözleşmesinin feshiyle muaccel hale gelmektedir. Hukuki yollarla 5 yıla kadar birikmiş izinlere dair alacak talep etmek mümkündür.
İşten Ayrılma Durumunda Yıllık İzin Ücret Alacağı Hesabı Nasıl Yapılır?
Yıllık izin ücreti, çalışanın aylık son çıplak net ücreti üzerinden hesaplanır. Çıplak net ücret işçinin brüt ücretine sosyal hakların ve ikramiyelerin dahil edilmediği ücrettir.
Yıllık izin ücreti bu nedenle;
Aylık Brüt Ücret / 30 = Günlük Brüt Ücret bulunur.
Kesintiler düşülerek net ücrete ulaşılır.
“1 günlük çıplak net ücret X kullanılmayan toplam yıllık izin günü” çarpımı ile yıllık izin ücreti hesaplanır.
Yıllık İzin Ücretinde Faiz
Yıllık izin ücreti alacağına yasal faiz oranı uygulanmakta olup bu oran 2025 yılı itibari ile yıllık %24’tür.
İş sözleşmesinin devam ettiği sürece yıllık izin ücreti ücret olarak talep edilemezken iş sözleşmesinin sona ermesiyle birlikte yıllık izin ücreti işveren tarafından işçinin aldığı son ücret üzerinden hesaplanarak ödenmesi gerekmektedir.
İş Kanunu uyarınca işçinin hak edip de kullanamadığı yıllık izin sürelerine ilişkin ücreti iş sözleşmesinin sona ermesiyle kendisine ödenecektir. Ancak güncel yargıtay kararlarında yerleşmiş uygulama yıllık izin ücretinde faizin başlangıç tarihi iş sözleşmesinin sonlandığı tarihten itibaren başlayarak değil, işverene temerrüt ihtarı yapıldığı tarih itibariyle hesaplanacaktır. İşçinin ihtar çekmediği durumlarda arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarih itibari ile faiz hesaplanacaktır.
Yıllık İzin Ücretinde Zamanaşımı
İşçinin iş sözleşmesi sona ermesi ile muaccel hale gelen yıllık izin ücreti beş yıllık zamanaşımına tabidir. İş Kanunu’na göre bu zamanaşımı süresi, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesiyle başlar.
Yıllık İzin Nasıl Kullandırılır? İşçi İstediği Zaman Yıllık İznini Kullanabilir Mi?
İşçi, hizmet yılı içinde hak kazandığı yıllık izin hakkını gelecek hizmet yılında kullanır. Yıllık izin yönetmeliğine göre işçi, hak ettiği yıllık ücretli izinlerini, kullanmak istediği zamandan en az “bir ay” önce işverene yazılı olarak bildirir. İşçi yıllık izin isteminde, adını soyadını, varsa sicil numarasını, iznini hangi tarihler arasında kullanmak istediğini ve ücretsiz yol izni isteyip istemediğini talep dilekçesinde yazar. Ancak işveren, yönetim hakkı kapsamında işçinin izin kullanmak istediği tarihlerle bağlı değildir. İşverenin, işçinin kullanacağı izin süresini ve zamanı belirleme yetkisi vardır.
Yıllık ücretli izin hakkının, işçi talep ettiğinde yönetim hakkı kapsamında işverenin uygun gördüğü bir zamanda kullandırılması gerekmektedir. Yıllık iznin kullandırılmaması halinde İş Kanunu uyarınca çalışma koşullarının uygulanmaması sebebiyle işçi yönünden haklı fesih sebebidir.
İzne Çıkan İşçinin Ücreti Peşin Olarak Ödenmediği Durumda İşçinin Haklı Nedenle Fesih Hakkı
İş Kanunu 57. Maddesi ile birlikte işverenlere işçinin yıllık iznini kullanmadan önce izin dönemine ilişkin ücretinin peşinen ya da avans olarak ödeme yükümlülüğü getirilmiştir. İşçinin bu ücretin ödenmesi için işverene ayrıca bir talepte bulunması da gerekmektedir. Güncel yargı kararları da bu yükümlülüğe aykırı davranılmasının işçi açısından haklı nedenle fesih sebebi olarak değerlendirileceği kararları verilmektedir.
Yıllık İzne Çıkan İşçinin Ücretinin Peşin Olarak Ödenmesi Gerektiğine İlişkin Yargıtay Kararı
Yargıtay 9. HD. 2025/2024 E., 2025/2487 K. sayılı ve 10.03.2025 tarihli kararında;
Uyuşmazlık, 4857 sayılı Kanun’un 57/1 hükmü uyarınca işverenin işçinin yıllık ücretli izin dönemine ilişkin ücretinin izinden önce peşinen veya avans olarak ödeme zorunluluğuna ilişkin yükümlülüğüne aykırı davranışının, işçi bakımından haklı nedenle fesih sebebi teşkil edip etmeyeceğine ilişkindir.
4857 sayılı Kanun’un “Yıllık izin ücreti” başlıklı 57. maddesi şöyledir:
“İşveren, yıllık ücretli iznini kullanan her işçiye, yıllık izin dönemine ilişkin ücretini ilgili işçinin izine başlamasından önce peşin olarak ödemek veya avans olarak vermek zorundadır. Bu ücretin hesabında 50 nci madde hükmü uygulanır.
Günlük, haftalık veya aylık olarak belirli bir ücrete dayanmayıp da akort, komisyon ücreti, kâra katılma ve yüzde usulü ücret gibi belirli olmayan süre ve tutar üzerinden ücret alan işçinin izin süresi için verilecek ücret, son bir yıllık süre içinde kazandığı ücretin fiili olarak çalıştığı günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama üzerinden hesaplanır.
Ancak, son bir yıl içinde işçi ücretine zam yapıldığı takdirde, izin ücreti işçinin izine çıktığı ayın başı ile zammın yapıldığı tarih arasında alınan ücretin aynı süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır.
Yüzde usulünün uygulandığı yerlerde bu ücret, yüzdelerden toplanan para dışında işveren tarafından ödenir. Yıllık ücretli izin süresine rastlayan hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ayrıca ödenir.”
Aynı Kanun’un 60. maddesi ise “İzinlere ilişkin düzenlemeler” başlıklı olup şu hükmü içermektedir:
“Yıllık ücretli izinlerin, yürütülen işlerin niteliğine göre yıl boyunca hangi dönemlerde kullanılacağı, izinlerin ne suretle ve kimler tarafından verileceği veya sıraya bağlı tutulacağı, yıllık izninin faydalı olması için işveren tarafından alınması gereken tedbirler ve izinlerin kullanılması konusuna ilişkin usuller ve işverence tutulması zorunlu kayıtların şekli Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle gösterilir.”
03.03.2004 tarihli ve 25391 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği’nin (Yönetmelik) “İzin İsteği ve Verilmesi” başlıklı 8. maddesinin ilk fıkrasında, “İşçi yıllık izin isteminde, adını soyadını, varsa sicil numarasını, iznini hangi tarihler arasında kullanmak istediğini ve ücretsiz yol izni isteyip istemediğini yazar.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Söz konusu Yönetmelik’in “Ücretin Ödenmesi” başlıklı 21. maddesinin 2. fıkrasına göre “İşveren veya işveren vekili, yıllık ücretli iznini kullanan her işçiye izin dönemine ilişkin ücreti ile ödenmesi bu döneme rastlayan diğer ücret ve ücret niteliğindeki haklarını izine başlamadan önce peşin olarak vermek veya avans olarak ödemek zorundadır.”
4857 sayılı Kanun’un “Yıllık ücretli izin hükümlerine aykırılık” başlıklı 103. maddesine göre ise; “Yıllık ücretli izni bu Kanunun 56. maddesine aykırı olarak bölen veya izin ücretini 57. maddenin üç ve dördüncü fıkralarında belirtilen usule aykırı olarak ödeyen veya eksik ödeyen veya 59 uncu maddedeki hak edilmiş izni kullanmadan iş sözleşmesinin sona ermesi halinde bu izne ait ücreti ödemeyen veya 60. maddede belirtilen yönetmeliğin esas ve usullerine aykırı olarak izin kullandırmayan veya eksik kullandıran işveren veya işveren vekiline bu durumda olan her işçi için iki yüz yirmi Türk Lirası idari para cezası verilir.”
4857 sayılı Kanun’un 57/1 hükmü ve 103. maddesi ile Yönetmelik’in ilgili hükümleri dikkate alındığında; işverence yıllık ücretli izin kullanan her işçiye, izin dönemine ilişkin ücretinin izne başlamadan evvel peşin olarak verilmesi veya avans olarak ödenmesi mutlak emredici şekilde düzenlenmiş olup bunun için işçinin ayrıca yıllık izin ücretinin ödenmesi hususunda bir talepte bulunmasına gerek yoktur.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda inceleme yapıldığında; uyuşmazlığın giderilmesi istenilen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 22.04.2021 tarihli ve 2021/310 Esas, 2021/736 Karar sayılı kararına konu olayda; davacının son yıllık iznini 16.01.2017-31.01.2017 tarihleri arasında kullandığı, 01.02.2017 tarihinde iş başı yapması gerekirken 31.01.2017 tarihli fesih bildirimi ile yıllık iznine ilişkin ücretinin yıllık izne ayrılmadan evvel işverence peşin ödenmediği gerekçesiyle iş sözleşmesini sonlandırdığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafça, davacıya izne başlamadan evvel izin dönemine ilişkin ücretinin ödendiğine ilişkin herhangi bir belge sunulmamış olup ücretlerin peşin ödendiği memurlar ve gazeteciler dışında hiçbir işyerinde izin ücretinin peşin ödenmesi uygulamasının bulunmadığı belirtilmek suretiyle yıllık izne ilişkin ücretin peşin olarak ödenmediği hususunun da kabul edildiği görülmektedir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 22.03.2024 tarihli ve 2022/1708 Esas, 2024/758 Karar Sayılı Kararına konu uyuşmazlıkta ise davacı işçinin 08.06.2019-27.06.2019 tarihlerinde yıllık ücretli izin talebinde bulunduğu, izin süresi içerisinde iken 19.06.2019 tarihinde iş sözleşmesini yıllık iznine ilişkin ücretinin yıllık izne ayrılmadan evvel işverence peşin ödenmediği gerekçesiyle sonlandırdığı anlaşılmaktadır. İlk Derece Mahkemesinin 04.07.2022 tarihli kararında da belirtildiği üzere, 2019 yılı Mayıs ayı ücreti davacıya 30.05.2019 tarihinde ödenmiş olup davacıya yıllık izinde bulunduğu dönem dâhil 2019 yılı Haziran ayı ücretinin 10.07.2019 tarihinde yani fesihten sonra ödendiği, ara dönemde başkaca bir ödeme olmadığı dikkate alındığında; yıllık izne çıkmadan evvel davacının izin dönemine ilişkin ücretinin ödenmediği sabittir. Davalı tarafça aksi savunulmuş ise de davacıya nispi emredici nitelikte olan 4857 sayılı Kanun’un 53. maddesine göre hak kazandığı yıllık izin süresinin üstünde yıllık izin kullandırılmış olması, yıllık izin ücretinin mutlak emredici nitelikte olan 57. maddeye göre izin başlamadan evvel peşinen veya avans olarak ödenmesi yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.
4857 sayılı Kanun’un 24/II-(e) hükmünde işveren tarafından işçiye ücretinin kanun hükümlerine uygun olarak ödenmemesi ve aynı maddenin (f) alt bendinde çalışma şartlarının uygulanmaması, haklı fesih nedeni olarak düzenlenmiştir. Şu hâlde anılan hükümler gereğince yıllık izne ilişkin ücretin, yıllık izne ayrılmadan evvel işverence peşin ödenmediği gerekçesiyle yapılan fesih haklı nedene dayalıdır.
Bu açıklamalara göre başvuru konusu Bölge Adliye Mahkemesi kararları arasındaki uyuşmazlığın, 4857 sayılı Kanun’un 57/1 hükmü uyarınca işverenin işçinin yıllık izin dönemine ilişkin ücretinin izinden önce peşinen veya avans olarak ödeme zorunluluğuna ilişkin yükümlülüğüne aykırı davranışının işçi bakımından haklı nedenle fesih sebebi teşkil edeceğine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 22.04.2021 tarihli ve 2021/310 Esas, 2021/736 Karar sayılı kararı doğrultusunda giderilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR: Uyuşmazlığın 4857 sayılı Kanun’un 57/1 hükmü uyarınca işverenin işçinin yıllık izin dönemine ilişkin ücretinin izinden önce peşinen veya avans olarak ödeme zorunluluğuna ilişkin yükümlülüğüne aykırı davranışının işçi bakımından haklı nedenle fesih sebebi teşkil edeceği…”





