Halk arasında evlilik sözleşmesi olarak bilinen mal rejimi sözleşmesi eşlerin boşanması halinde evlilik birliği içindeki mallarının nasıl paylaşılacağını belirleyen bir aile hukuku sözleşme çeşididir. Evlilik sözleşmesi ile yalnızca Türk Medeni Kanunu’nda yer alan mal rejimlerinden biri seçilebilmektedir. Eşler mal rejimi sözleşmesiyle kanunda düzenlenen mal rejimleri olan; mal ayrılığı, paylaşmalı mal ayrılığı ve mal ortaklığı rejimlerinden birinin aralarında geçerli olacağını kararlaştırabilir veya seçtikleri mal rejiminin içeriğinde kanunun öngördüğü sınırlar çerçevesinde değişiklik yapabilirler. Bu sebeple mal rejimi sözleşmesi hazırlarken eşler tamamen serbest bırakılmamıştır. Evlilik sözleşmesi yalnızca evlilik birliği içerisinde malların nasıl yönetileceği ile boşanma halinde mal paylaşımının nasıl gerçekleşeceğini belirlemektedir.
İçindekiler
- 1 Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Nedir?
- 1.1 Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Yapmanın Şartları Nelerdir?
- 1.2 Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Ne Zaman Yapılabilir?
- 1.3 Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Ne Zamana Kadar Geçerlidir? Süreye Bağlı Olarak Yapılabilir Mi?
- 1.4 Evlilik Sözleşmesiyle Seçilebilecek Mal Rejimleri Nelerdir?
- 1.5 Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Ne İşe Yarar?
- 1.6 Evlilik Sözleşmesinin İptali
- 1.7 Evlilik Sözleşmesi ile Düzenlenemeyecek Konular
Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Nedir?
Evlenen eşlerin evlilik öncesinde veya evlendikten sonra yasal mal rejimini belirledikleri sözleşmeye evlilik sözleşmesi denilmektedir. Evlilik sözleşmesi imzalayan taraflar, evlilik birliği içinde malların nasıl tasarruf edileceğini veya boşanma gerçekleşmesi halinde mal paylaşımının hangi mal rejimine göre yapılacağını belirlemektedir. Eşler mal rejimi bakımından bir tercih yapmadıkları takdirde aralarında ülkemizde yasal mal rejimi olarak kabul edilen “edinilmiş mallara katılma rejimi” uygulanacaktır. Edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olan eşlerin boşanması halinde diğer eşe kanunen evlilik birliğinde edinilen malda yalnızca alacak hakkı tanınmaktadır. Kendini mali açıdan güvenceye almak isteyen eşler evlilik sözleşmesi yapmalıdır.
Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Yapmanın Şartları Nelerdir?
Türk Medeni Kanunu’nun 203. maddesine göre eşler mal rejimi sözleşmesiyle istedikleri mal rejimini, kanunda öngörülen sınırlar içinde seçebilir, kaldırabilir, değiştirebilir veya bazı hükümlerin kendilerine uygulanmamasını kararlaştırabilirler. Evlilik sözleşmesinin geçerli olması için birtakım şartlar belirlenmiştir. Buna göre;
- Mal rejimi sözleşmesi noterde veya konsoloslukta düzenleme veya onaylama şeklinde yapılmalıdır. Noterde yapılmayan mal sözleşmesi geçerli değildir. İstisnai olarak yalnızca evlenme başvurusu sırasında eşler tarafından yazılı olarak bir mal rejimi seçildiyse ve evlendirme memuruna verildiyse bu da geçerli olmaktadır. Bun haller dışında yapılan evlilik sözleşmeleri hüküm doğurmamaktadır.
- Taraflar hukuki işlem gerçekleştirme bakımından ehliyet sahibi olmalıdır. Yani evlilik sözleşmesinin hür iradeyle herhangi bir kısıtlılık hali olmadan yapılması gerekmektedir. Eşler evlilik sözleşmesini imzaladığı sırada ayırt etme gücüne sahip olmalıdır.
- Evlilik sözleşmesi her iki eş tarafından da imzalanmalıdır. İki tarafın da imzası sayesinde evlilik sözleşmesinin ortak iradeyle hazırlandığı kabul edilir.
- Hazırlanan evlilik sözleşmesinde kanunda yazan diğer mal rejimlerinden biri seçilmiş olmalıdır. Bunlar mal ayrılığı, paylaşmalı mal ayrılığı ve mal ortaklığıdır. Tekrar edinilmiş mallara katılma rejimine dönmek için de evlilik sözleşmesi yapılabilir.
Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Ne Zaman Yapılabilir?
Kanun mal rejimi sözleşmesinin farklı zamanda yapılabileceğini belirlemiştir. Mal rejimi sözleşmesi evlilik öncesinde ve evlendikten sonra herhangi bir zamanda taraflarca düzenlenebilir.
Evlilik sözleşmesi (mal rejimi sözleşmesi) evlilik öncesinde noterde yapılabileceği gibi eşler evlilik başvurusu sırasında evlendirme memuruna yazılı olarak tabi olmak istedikleri mal rejimini bildirebilirler. Bu hallerde seçilen mal rejimi evlenme tarihinden itibaren geçerli olmaktadır.
Bunlar dışında evlilik sözleşmesi evliliğin her aşamasında noterde düzenleme ve onaylama şeklinde yapılabilir. Eşler arasında sözleşmeyle belirlenen yeni mal rejimi, sözleşmenin noterdeki işlem tarihten itibaren geçerli olacaktır.
Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Ne Zamana Kadar Geçerlidir? Süreye Bağlı Olarak Yapılabilir Mi?
Eşler bir mal rejimi seçmedikleri takdirde yasal mal rejimi olarak edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olacaklardır. Bu mal rejimi eşler arasında malların paylaştırılmasında kimi zaman birtakım zorluklar çıkarabilmektedir. Eşler istedikleri mal rejimine geçerek gelecekte kendilerini güvence altına almayı isteyebilirler.
Evlilik sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) eşler arasında süreye bağlı olarak yapılabilmektedir. Mal rejimi sözleşmesinde bir süre belirtilmediğinde boşanma davası açıldığı tarihe kadar geçerli olmaktadır. Eğer eşler bu süreçte farklı bir mal rejimi seçerse veya edinilmiş mallara katılma rejimine tekrar geçmek isterse noterde mal rejimini değiştirdikleri tarihten itibaren seçtikleri yeni mal rejimi geçerli olmaktadır.
Örnek vermek gerekirse; eşler 2015 yılında evlenmiş olsun. 2020 tarihinde mal ayrılığı rejimine geçtiklerinde 2015-2020 yılları arasında alınan mallar için edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olacaktır. 2020 tarihinden sonra aldıkları mallar için ise seçtikleri mal rejimi uygulanacaktır. Eşler evlilikleri boyunca karar değiştirip farklı bir mal rejimine istedikleri her zaman geçebilirler.
Eşler yapacakları mal rejimi sözleşmesiyle kanunda öngörülen mal rejimi türlerini kademeli olarak kararlaştırabilirler. Yani eşler evliliklerinin ilk iki yılında mal ayrılığı rejiminin, takip eden iki yılında paylaşmalı mal ayrılığı rejiminin, sonraki yıllarında ise mal ortaklığı rejiminin, on yıldan itibaren edinilmiş mallara katılma rejiminin uygulanacağını serbestçe düzenleyebilirler.
Eşler yaptıkları mal rejimi sözleşmesinin uygulanmasını evliliğin bitme şekline göre de kararlaştırabilirler. Evliliğin ölümle sonuçlanması halinde hazırladıkları mal rejimi sözleşmesinin geçerli olacağı, boşanma halinde hüküm doğurmayacağı noktasında anlaşma sağlayabilirler. Ayrıca eşler boşanma sebeplerine göre de mal rejimi sözleşmesinin uygulanıp uygulanmayacağını belirleyebilirler. Boşanma zina, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebeplerinden biriyle gerçekleşmişse hazırladıkları mal rejimi sözleşmesinin geçerli olmayacağı taraflarca
kararlaştırılabilir.
Tavsiye Yazı: Menfi Tespit Davası
Evlilik Sözleşmesiyle Seçilebilecek Mal Rejimleri Nelerdir?
Eşler yasal sınırlamalar içerisinde mal rejimi sözleşmesiyle istedikleri mal rejimine geçiş yapabilirler. Bu tercih evliliğin boşanma veya ölüm ile sona ermesi halinde diğer eşin ne şekilde bir hak talebinde bulunabileceğini ileriye dönük olarak belirler. Eşler evlilik sözleşmesiyle; mal ayrılığı, paylaşmalı mal ayrılığı, mal ortaklığı rejimine geçiş yapabilirler. Bu seçimlerin dışında daha önce eşler tarafından bir mal rejimi seçildiyse yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminin tekrar uygulanması da yeni bir evlilik sözleşmesi düzenlenme yoluyla mümkündür.
Evlilik sözleşmesiyle seçilebilecek mal rejimleri şunlardır:
1)Mal Ayrılığı Rejimi: Eşlerin ayrı mal varlığına sahip olması esasına dayanmaktadır. Eşler kendi malvarlığı üzerinde yönetim, yararlanma ve tasarruf haklarını güvence altına almaktadır. Bu rejimde taraflar yalnızca kendi borçlarından üzerlerine kayıtlı mal varlığı kadarıyla sorumludur. Boşanma halinde talep edilebilecek hak ve alacaklar oldukça sınırlıdır. Mal ayrılığı rejimi 01.01.2002 tarihinden önceki edinilen mallar için yasal mal rejimi olarak kabul edilmiştir.
2)Paylaşmalı Mal Ayrılığı Rejimi: Eşlerin evlilik süresince edindikleri malların evliliğin sona ermesi halinde aynen paylaştırılmasını sağlayan mal rejimidir. Eşler temelde ayrı mal varlıklarına sahiptirler ancak aileye özgülenen ve ortak kullanılan mallar bakımından iki eşin de yarı yarıya pay sahibi olduğu kabul edilir.
3)Mal Ortaklığı Rejimi: Evlilik boyunca mevcut tüm malvarlığı değerleri eşlere ait sayılarak bir ortaklık kurulmasını ifade eder. Yani bir eşin kişisel malı olduğu ispatlanmadıkça evlilikte elde edilen tüm mallarda eşlerin ortak hakkı söz konusu olmaktadır. Eşler birbirinin rızası olmadıkça ortaklığa tabi mallar hakkında olağan dışı tasarrufta bulunamazlar. Bu rejime tabi olan ortak mallar üzerinde eşler kanunen yarı oranında hak sahibidir.
4)Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi: 01.01.2002 tarihinden sonra yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimine göre eşler evlilik birliği içinde edindikleri mallar bakımından alacak hakkı sahibi olmaktadır. Edinilmiş mallar deyiminden eşlerin çalışma ve emeğinin karşılığı olan kazançlar sonucu kazanılan malları anlamak gerekmektedir. Kişisel mallar paylaşıma dahil edilmez. Eşler mal rejimi sözleşmesi düzenleme yolu ile edinilmiş mallara katılma rejimi gereğince bir mesleğin icrası veya işletme faaliyeti için tahsis ettikleri edinilmiş mallarına dahil mal varlığı değerlerini kişisel mal olarak belirleyebilmektedir. Edinilmiş mallara katılma rejiminde eşlerin üzerine kayıtlı kişisel ve edinilmiş mallar hakkında sınırsız tasarruf etme hakkı bulunmaktadır. Aile konutu gibi istisnalar bunun dışındadır. Mal rejiminin edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olarak sona ermesi halinde diğer eş edinilmiş mallardan; katılma alacağı ve değer artış payı alacağı taleplerinde bulunabilir.
Evlilik sözleşmesiyle bu mal rejimlerinden biri seçilebileceği gibi mal rejimi değiştirilmeden kanun izin verdiği sınırlar kapsamında bazı değişiklikler de yapılabilir.
Evlilik Sözleşmesi (Mal Rejimi Sözleşmesi) Ne İşe Yarar?
Ülkemizde boşanma oranları gün geçtikçe artmaktadır. Evlenirken hiç kimse boşanacağını düşünerek hareket etmemektedir ancak zaman ve koşullar tarafların boşanmasını gerektirebilir. Eşlerin boşanmasına neden olan olaylar yıllar boyunca birikerek oluşabileceği gibi hiç beklemedikleri bir anda da gerçekleşebilir. Mal rejimi yalnızca boşanma halinde değil eşlerden birinin hayatını kaybetmesi halinde de uygulanır. Evlilikteki mallar eşler arasında belirlenmiş mal rejimine göre tasfiye edilecektir. Eşler arasında bir mal rejimi seçilmediyse boşanma veya ölüm halinde yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimine göre mallar paylaştırılacaktır. Taraflar kimi zaman kendilerini kimi zaman da ailesine ait mal varlığını güvence altına almak için mal rejimi sözleşmesi imzalayabilirler. Mal rejimi Türk Medeni Kanunu nedeniyle hayatımıza girmiş bir kavramdır. Eşlerin özgür iradeleriyle bilinçli olarak istedikleri mal rejimine geçmeleri evlilik sözleşmesi (mal rejimi sözleşmesi) ile mümkündür. Boşanma ve mal paylaşımı davalarının uzun sürdüğü göz önüne alındığında mal rejimi sözleşmesiyle süreç hızlandırılabilir.
Mal rejimi sözleşmesinin etkili şekilde sonuç doğurması için sürecin boşanma avukatı tarafından yürütülmesi büyük bir fayda sağlayacaktır.
Evlilik Sözleşmesinin İptali
Mal rejimi sözleşmesinin iptal edilebilirliği hususunda Türk Medeni Kanunu’nda herhangi bir özel düzenleme bulunmamaktadır. Ancak Türk Borçlar Kanunun genel hükümlerinde yer alan iptal edilebilirliğe ilişkin düzenlemeler mal rejimi sözleşmeleri için de uygulama alanı bulmaktadır. Aşırı yaralanma, yanılma, aldatma, korkutma gibi irade bozukluğu hallerinden biri mevcutsa, mal rejimi sözleşmesinin iptali gündeme gelebilecektir.
Mal rejimi sözleşmesinin iptali hakkında açılacak davada görevli mahkeme aile mahkemesidir. Aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde asliye hukuk mahkemesi aile mahkemesi sıfatıyla davaya bakar.
Evlilik Sözleşmesi ile Düzenlenemeyecek Konular
Türk Medeni Kanunu 184. maddesine göre boşanmanın fer’i sonuçlarına ilişkin sözleşme yapılamaz. Boşanmanın fer’i sonuçları şöyle ifade edilebilir: velayet, çocuklarla kişisel ilişki, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, maddi tazminat, manevi tazminat, vs.
Bunlar hakkında taraflar karşılıklı olarak anlaşmış olsa dahi bu anlaşma hakim tarafından onayla bağlıdır. Bunların tümü boşanma halinde anlaşma protokolü ile düzenlenebilir niteliktedir. Dolayısıyla bu hususlarda evlilik sözleşmesi yapılması mümkün değildir. Boşanmanın fer’i sonuçları hakkında evlilik sözleşmesi yapılması hukuken geçersizdir.