Dolandırıcılık suçu Türk Ceza Kanunu’nun 157,158. maddelerinde düzenlenmiştir. Dolandırıcı, karşısındaki kişiyi hileli hareketler sonucunda aldatarak kendisine fayda sağlamakta ve mağdurda maddi biçimde bir zarar meydana getirmektedir. Günümüzde çok farklı şekillerde ortaya çıkabilen dolandırıcılık suçu için kanunda ağır sayılabilecek cezai yaptırımlar belirlenmiştir. Dolandırıcılık suçu nedeniyle hakkında dava açılan veya dolandırıcılığa maruz kalarak mağdur olan kişiler bu yazımızı okuyarak dolandırıcılık suçu ve cezası hakkında bilgi sahibi olabilirler.
İçindekiler
- 1 Dolandırıcılık Suçu Nedir?
- 2 Türk Ceza Kanunundaki Dolandırıcılık Suçu Hükümleri
- 3 Dolandırıcılık Suçunun Şartları
- 4 Dolandırıcılık ve Nitelikli Dolandırıcılık Suçlarının Cezası
- 5 Dolandırıcılık Suçunda Görevli ve Yetkili Mahkeme
- 6 Dolandırıcılık Suçunda Şikayet, Zamanaşımı ve Uzlaştırma
- 7 Dolandırıcılık Suçunun Nitelikli Halleri
- 8 Dolandırılan Kişi Ne Yapmalı?
Dolandırıcılık Suçu Nedir?
Dolandırıcılık suçu basit ve nitelikli dolandırıcılık olarak ikiye ayrılmaktadır. Dolandırıcılık suçunun temel hali Türk Ceza Kanunu’nun 157. maddesinde düzenlenmiştir. Temel haliyle dolandırıcılık suçu hileli davranışlarla bir kişiyi aldatma yoluyla menfaat elde etmekle oluşur. Dolandırıcılık suçunun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli halleri TCK’nin 158. maddesinde sayılmıştır. Nitelikli dolandırıcılıkta basit dolandırıcılıktan farklı olarak kullanılan araç ve yöntemler için daha ağır cezalar ön görülmüştür.
Türk Ceza Kanunundaki Dolandırıcılık Suçu Hükümleri
Dolandırıcılık suçu Türk Ceza Kanunu’nda aşağıdaki şekliyle yer almaktadır.
- Dolandırıcılık
Madde 157- “(1) Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası verilir.”
- Nitelikli dolandırıcılık
Madde 158-
“(1) Dolandırıcılık suçunun;
a) Dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle,
b) Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle,
c) Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle,
d) Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle,
e) Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak,
f) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
g) Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
h) Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında,
i) Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle,
j) Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla,
k) Sigorta bedelini almak maksadıyla,
l) (Ek: 24/11/2016-6763/14 md.) Kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle, İşlenmesi halinde, üç yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. (Ek cümle: 29/6/2005 – 5377/19 md.; Değişik: 3/4/2013-6456/40 md.) Ancak, (e), (f), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hâllerde hapis cezasının alt sınırı dört yıldan, adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.
(2) Kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak, başkasından menfaat temin eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
(3) (Ek fıkra: 24/11/2016-6763/14 md.) Bu madde ile 157 nci maddede yer alan suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır.”
- Daha az cezayı gerektiren hal
Madde 159– “(1) Dolandırıcılığın, bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halinde, şikayet üzerine, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.”
Tavsiye Yazı: Sahte Diploma Kullanma Suçu
Dolandırıcılık Suçunun Şartları
Malvarlığına karşı işlenen suçlar kategorisinde yer alan dolandırıcılık suçunun meydana gelmesi için bazı unsurların gerçekleşmiş olması gerekmektedir.
1- Hileli Davranış: Dolandırıcılık suçunda en temel unsur suçu işleyenin hileli hareketlerle karşı tarafı yanıltmasıdır. Basit bir yalandan daha nitelikli şekilde mağdurun denetleme olanağını kaldırarak kandırılması hileli davranış olarak sayılmaktadır. Kısaca dolandırıcılık suçunun mevcut olması için hileli davranış ustaca gerçekleştirilmeli ve basitçe anlaşılamayacak biçimde olmalıdır.
2-Aldatma Kastı: Hileli davranışlar mağduru aldatma kastıyla mevcut olmalıdır. Her aldatma fiili dolandırıcılık kapsamında değerlendirilmez. Basit bir araştırmayla gerçek durumun kolayca tespit edilebileceği olaylarda davranışın aldatma niteliği taşımadığı yargıtay kararlarında sıkça dile getirilmektedir. Kişinin bilgisi olmadığı bir konu hakkında aldatılması her olay bakımından ayrı olarak değerlendirilmelidir.
3-Zarar: Dolandırıcılık suçu içeren davranışların mağdurun malvarlığında zarar oluşturmalıdır. Zarar meydana gelmediği takdirde dolandırıcılık suçu oluşmaz. Zarar malvarlığındaki değerlerin eksilmesidir. Dolandırıcılık suçunu işleyen kişi mağdurun malvarlığını eksilterek kendisine katma ve yarar sağlamayı amaçlar.
4-Neden Sonuç İlişkisi: Dolandırıcılık suçundan söz edebilmek için mağdurun malvarlığında meydana gelen zarar ile failin sağladığı yarar mağdurun hileli davranışlarla hataya düşürülmesinden kaynaklanmalıdır. Zarar ve yararın başka bir nedenden kaynaklanması halinde dolandırıcılık suçundan söz edilemez. Dolandırıcılığa konu olayın nasıl gerçekleştiği geniş şekilde ele alınmalı ve hileli davranışlarla zarar arasında illiyet bağı kurulmalıdır.
Dolandırıcılık ve Nitelikli Dolandırıcılık Suçlarının Cezası
Türk Ceza Kanunu’nun 157. maddesinde basit dolandırıcılık suçu için 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası belirlenmiştir. Bu suçta hapis cezası adli para cezası ile birlikte uygulanacaktır.
Türk Ceza Kanunu’nun 158. maddesinde nitelikli dolandırıcılık suçu için 3 yıldan 10 yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası belirlenmiştir. Maddede sayılan nitelikli hallerden; kamu kurum ve Kuruluşlarının zararına olarak, bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle, serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle, sigorta bedelini almak maksadıyla, kişinin kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta yada kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişki olduğunu söylemesi suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunun işlenmesi halinde verilecek hapis cezasının alt sınırı 4 yıldan az olamayacaktır.
Yine TCK m.158/2 gereğince, kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak başkasından menfaat temin eden kişiye verilecek hapis cezasının alt sınırı 4 yıldan, adli para cezasının miktarı ise suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.
TCK’nın 158. maddesinin 3. fıkrası gereğince dolandırıcılık suçunun hem temel şeklinin hem de nitelikli hallerinin üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için oluşturulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde gerçekleştirilmesi halinde ise verilecek ceza bir kat arttırılır.
Dolandırıcılık suçunda daha az cezayı gerektiren hal olarak TCK m.159’da düzenlendiği üzere bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın tahsili maksadıyla işlenmesi halinde ise 6 aydan 1 yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
Dolandırıcılık Suçunda Görevli ve Yetkili Mahkeme
Dolandırıcılık suçu için ağır cezada mı yoksa asliye cezada mı yargılama yapılır sorusu sıkça sorulmakla suçun işleniş biçimi ve savcılık iddianamesinde toplanan delillere göre değişiklik göstermektedir.
Dolandırıcılık suçunun basit halinde çoğunlukla “Asliye Ceza Mahkemesi” tarafından davaya bakılmaktadır. Nitelikli dolandırıcılık suçunda açılacak davada “Ağır Ceza Mahkemesi” yargılamayı yapar. Bu ayrım cezanın alt ve üst sınırı ile suçun niteliğine göre belirlenmektedir.
Kural olarak suça konu fiilin işlendiği yer mahkemesi yetkilidir. Menfaatin sağlandığı ve mağdurun bulunduğu yerde de dava açılabilir.
Dolandırıcılık Suçunda Şikayet, Zamanaşımı ve Uzlaştırma
Dolandırıcılık kapsamına giren suçlar şikayete tabi suçlardan değildir. Soruşturma ve dava sırasında şikayetten vazgeçilse bile kamu tarafından yargılamaya re’sen devam edilir. Yani dolandırıcılık suçunda şikayetten vazgeçme davayı düşürmez, mağdurun şikayetten vazgeçtiğini mahkemeye bildirmesi sanığın ceza almasını engellemez.
Sadece basit dolandırıcılık suçunun uzlaşma hükümlerine tabi olması nedeniyle taraflar uzlaştığı takdirde dava açılmamaktadır. Nitelikli dolandırıcılık suçlarında uzlaşmak mümkün değildir. Ancak şüpheli veya sanık etkin pişmanlık kapsamında mağdurun zararını giderdiği takdirde verilecek cezada indirim uygulanabilir.
Dava zamanaşımı süresinin geçirilmesi ile devletin o fiil için cezalandırma hakkı ortadan kalkmış olur. Zamanaşımı geçtikten sonra açılmış olan dava düşer. Basit dolandırıcılık suçunun zamanaşımı süresi 8 yıldır. Nitelikli dolandırıcılık suçunda ise zamanaşımı 15 yıl olarak belirlenmiştir. Zamanaşımı süresi TCK m. 66’ya göre uygulanır.
Dolandırıcılık Suçunun Nitelikli Halleri
1-Dolandırıcılık suçunun dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle işlenmesi
Dinin, dini inanç ve duyguların bir aldatma amacı olarak kullanılmasıdır. Aldatma aracı olarak kullanılan din ve mezhebin önemi bulunmamaktadır. Büyü bozma veya muska yapma gibi vaatlerle mağdurdan para alındığı takdirde nitelikli dolandırıcılık suçu oluşur. Kendisini hoca olarak tanıtan kişiler tarafından işlenen dolandırıcılık suçu bu kapsama girer.
2-Dolandırıcılık suçunun kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle işlenmesi
Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlar başkalarına güven duymaya en fazla ihtiyaç duydukları ve kandırılmaya en çok müsait oldukları zamanlardır. Deprem, trafik kazası, kendisi veya bir yakının acil veya yoğun bakımda olması nedeniyle zor durumda kalan kişinin dolandırıcılıktan mağdur olması nitelikli dolandırıcılık kapsamındadır.
3-Dolandırıcılık suçunun kişisel algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle işlenmesi
Mağdurun yaş küçüklüğü, akıl hastası, sağır veya dilsiz, sarhoş, uyuşturucu madde etkisi altında veya yaşlılık nedeniyle algılama anlama ve değerlendirme yeteneklerinin zayıflaması halinde bu kişiye karşı hileli davranışlarla aldatma fiili gerçekleşirse nitelikli dolandırıcılık suçu hükümleri uygulanacaktır.
4-Dolandırıcılık suçunun kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi
Sayılan kuruluşların araç olarak kullanılması gereklidir. Bu kurumlara ait sahte veya yanıltıcı belge gösterilmesi ile mağdur aldatmaya uğrar. Sahte plaka kullanma, sahte kimlik ile işlem yapma, sahte meslek kartı kullanma gibi hallerde faile nitelikli dolandırıcılık kapsamında ceza verilecektir.
5-Dolandırıcılık suçunun kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak işlenmesi
Kamu kurum ve kuruluşunun zararına işlenen dolandırıcılık suçunda suçun mağduru aldatmaya uğrayan kamu çalışanı iken suçtan zarar gören kamu kurum ve kuruluşunun tüzel kişiliğidir. Kamu kurum ve kuruluşunun zararına dolandırıcılık suçunu hem kamu görevlisi hem de vatandaş işleyebilmektedir. Kuruma yanıltıcı bilgi vermek suretiyle yarar sağlandığı takdirde nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin hükümler uygulanacaktır.
6-Dolandırıcılık suçunun bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu kısaca, bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle gerçekleştirilen hileli davranışlar ile bir kişiyi aldatıp o kişinin veya üçüncü bir kişinin zararına olacak şekilde failin kendisine veya bir başkasına haksız bir menfaat sağlaması şeklinde tanımlanabilir.
Hileli davranışlar whatsapp, telegram, facebook, instagram, twitter gibi sosyal medya platformlarında çeşitli şekillerde gerçekleşebileceği gibi internet üzerinden ürün, araba, taşınmaz (ev, arsa vs.) gibi satış yapılan platformlarda da gerçekleşebilir.
7-Dolandırıcılık suçunun basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi
Basın ve yayın araçlarının dolandırıcılık suçunun işlenmesinde özel bir kolaylık sağlaması halinde nitelikli dolandırıcılık hükümleri uygulanır.
8-Dolandırıcılık suçunun tacir veya şirket yöneticisi olan yada şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında veya kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyetleri kapsamında işlenmesi
Dolandırıcılık suçunu işleyen failin tacir veya şirket yöneticisi yada şirket adına hareket eden kişi olmasıyla birlikte aldatıcı nitelikte bir eylem gerçekleştirmesi ve bunu ticari faaliyetler sırasında yapması gerekmektedir. Şirket veya kooperatiflerin yöneticileri dolandırıcılık suçu işlediği takdirde bu hüküm uygulanacaktır.
9-Dolandırıcılık suçunun serbest meslek sahibi kişiler tarafından mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesi
Serbest meslek mensubu olan kişiler mesleğinden kaynaklı olarak güven sağlayıp karşı tarafı aldattığı takdirde nitelikli dolandırıcılık kapsamında yargılama yapılacaktır.
10-Dolandırıcılık suçunun banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla işlenmesi
Banka veya kredi kurumlarınca bir kredinin tahsisini sağlamak amacıyla mağduru dolandıran kişiler hakkında bu nitelikli dolandırıcılık hükmü uygulanacaktır. Kredi çekmek için banka görevlilerini hile aldatmak da bu kapsamda suç olarak sayılacaktır.
11-Dolandırıcılık suçunun sigorta bedelini almak maksadıyla işlenmesi
Sigorta tarafından ödenecek bedelin hile ve sahte belgelerle hakkı olmayacak şekilde alınması halinde nitelikli dolandırıcılık suçu oluşmaktadır.
12-Dolandırıcılık suçunun kişinin kendisini banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle işlenmesi
Mağdura telefon veya başka yollarla ulaşan faillerin kendisini yukarıda sayılan niteliklerle birlikte tanıtması ve mağduru zarara uğratması halinde nitelikli dolandırıcılık suçu oluşacaktır.
13- Kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak, başkasından menfaat temin etmek
Bu halde de nitelikli dolandırıcılık hükümlerine göre faile ceza verilecektir. Makam, rütbe, unvandan faydalanarak bu kamu görevlileri ile ilişkisi olduğunu ileri sürüp menfaat temin eden kişiler nitelikli dolandırıcılık hükümlerine göre cezalandırılır.
Failin mağdur adına belirli bir işi göreceğini ve bu işi görecek kamu görevlilerine hatırının geçtiğini ve menfaat temin etmesi bu suç için yeterlidir.
Dolandırılan Kişi Ne Yapmalı?
Dolandırıcıların tuzağına düşen mağdur durumu fark ettikten sonra en yakın karakola veya Cumhuriyet Savcılığına giderek suç duyurusunda bulunmalıdır. Dolandırıcılar çoğu zaman kendilerine gerçek kimlik bilgilerini gizlemektedirler. Şikayet dilekçesine eklenecek delillerin önceden hazır edilmesi süreci hızlandırabilir. Bu deliller mesaj kayıtları, dekont, görüşme kayıtları, dolandırıcının gönderdiği sahte belgeler vb. olabilir. Yapılacak şikayette dolandırıcılık fiili açık şekilde anlatılmalı ve zarar miktarı belirtilmelidir.
Dolandırıcıların kimlik bilgileri tespit edildikten sonra zararın giderilmesi için bu kişilere hukuk mahkemelerinde maddi ve manevi tazminat davası açılabilir. Bu süreç ceza davasından farklı şekilde ilerler.
Banka hesapları üzerinden dolandırıcılık suçu işlendiği takdirde bazı durumlarda para bankadan talep edilebilir. Bu duruma en iyi örnek kredi kartı işlemlerindeki chargeback (ters ibraz) işlemidir.
Dolandırıcılık nedeniyle mağdur olan kişiler süreci avukat ile takip ettiğinde haklarını daha iyi şekilde savunabilir. Avukat yardımı ile sürecin hızlanmasını sağlayabilmektedir. Dolandırıcılığa uğrayan mağdur olayın şokuyla bazı şeyleri o an düşünemez veya yanlış biçimde yorumlayabilir. Profesyonel bir avukatın desteği mağdurun üzerindeki baskıyı hafifleterek zararını daha kısa sürede telafi etmesini sağlar. Hukuk sistemimizdeki belirsiz süreçlerin en aza indirilmesi için avukat desteği önemlidir. Dolandırıcılık mağduru olan kişilerin en kısa sürede avukata başvurması, hem haklarının korunması hem de maddi kayıplarının telafisi açısından kritik öneme sahiptir.
Detaylı Bilgi Al: Bursa Avukat